Examples of using "стремиться" in a sentence and their turkish translations:
düşünmeyi bırakmak;
burada doğal tepki mekanizmayı yok etmek,
İlerleme için yer var.
Bu hedeflerin peşinden global bir topluluk olarak gitmeliyiz.
Ortaokul diplomalarını aldıktan sadece iki yıl sonra, bugün genç insanlar okulda öğrendiklerinin sadece yüzde onunu biliyorlar. Bu çılgınca! Yüzde yüz için çaba göstermeliyiz.