Examples of using "уничтожить" in a sentence and their turkish translations:
burada doğal tepki mekanizmayı yok etmek,
her tür mikrobu, virüsü ve bakteriyi
YouTube'u yok etmek istiyorum.
Seni yok etmeliyim.
Kanıtları yok etmemiz lazım.
Tom onu yok etmek istiyordu.
birileri Türkiye'yi yok etmeye çalışıyor
Onlar kültürümü yok etmeye çalıştı.
Askerlerin görevi köprüyü yok etmekti.
Bu örgütler bulunmalı ve yok edilmeli.
ama bu yetmiyor Türklüğü de yok etmeye çalışıyor
her şeyi ama her şeyi yok edebiliyorlar
Bu bomba bütün dünyayı yok edebilirdi.
O onu yok etmek istedi.
yok edip yuvalarına taşıyabilirler.
Neredeyse yok etmek üzereler. Çin devlet başkanı ise Wuhan sokaklarında dolaştı.
Hedefi Fransız taşıma ve denizci depolarını yok etmekti
İmparator tuzağa düşmeyi umarak hızla ilerledi ve Blücher ordusunun bir kısmını yok ettiler.
İnsanoğlu çevreye dikkat etmezse çevre insanoğlunu yok edebilir.