Examples of using "Lumineuses" in a sentence and their turkish translations:
Bu duvarı aydınlatan ışık dalgaları
Her ayda sadece birkaç aydınlık gece olur.
Deniz bazen çok özel bir gösteri sahneye koyar. Işıltılı gelgitler.
Dolunay ve dolunaya yakın gecelerde en çok şansa sahip.