Examples of using "Fracture" in a sentence and their turkish translations:
politik fay hatlarını geçebilmeli.
kırılmış kafatası, beyin kanamaları, aort yırtığı olasılığı
Bileşik kırığın ağrısı neredeyse katlanılmazdı.
ve çoğunlukla okul sistemimiz sosyal bölünmeyi sürdürüyor,
Kırık bacağım yüzünden yürüyemiyorum.
Çocuk bisikletten düştü ve kafatasını kırdı.