Examples of using "Bien" in a sentence and their turkish translations:
Tamam!
İyi.
İyi uykular.
İyi dedin!
İyi uykular!
Sen iyi misin?
Tamam.
Çok durgun kal.
- İyi misin?
- Her şey yolunda mı?
Sen iyi misin?
İyi biten her şey iyidir.
İyi çalışıyor.
Ona iyi davran.
Ona iyi davran.
Sıkı tutun.
Eğlenmenize bakın.
Sen iyisin.
Onlar iyiydiler.
Elbette tatlım.
Sen iyi yazıyorsun.
- Evet, elbette.
- Evet, tabii ki de.
Onu iyi tanır mıydınız?
Onu iyi tanıdın mı?
İyi uyudun mu?
Şimdi bunu dinleyin.
Aferin size!
İyi işti.
Elbette bilebiliriz.
Adam: Evet, harika.
Pekâlâ, öncelikle...
Bilirsiniz...
O bir çocuk.
İyi düşündün!
Çok iyi!
- Onun olacağını umuyorum.
- Umarım bu olacak.
İçtenlikle teşekkür ederim.
Ben iyiydim.
İyiyim, teşekkürler.
Kesinlikle!
Tamam.
Bu iyi bir tahmin.
Çok iyi!
Tamam.
Evet, doğru duydunuz.
Aramız iyi.
- Tamam, bu yeterli.
- Tamam, bu kadar yeter.
İyiyim.
Eski şarkılar çok, çok daha iyiydi.
Çok haklısın.
Ben iyi yüzebilirim.
Yapmak söylemekten daha iyidir.
Her şey iyi gidiyor.
O iyi görünüyor.
Sen konuşkansın.
O iyi görünüyordu.
Dikkatlice dinle.
Onu iyi tanıyor muydun?
İyi uyudun mu?
Tom iyi yaptı.
Tom iyi dövüştü.
Onlar onu iyi idare etti.
Sizi doğru duydum mu?
Seni yüksek sesle ve net duyabiliyorum.
İyi derecede Fransızca konuşuyorsun.
Lütfen emin olun.
Sen iyi İngilizce konuşursun.
Ben çok farklı görünüyorum.
Biz çok eğleneceğiz.
Seni iyi duyabiliyorum.
- Senin için iyi.
- Bravo.
- Aferin.
- İyi yapmışsın.
İyi hissediyor musunuz?
O iyi öptü mü?
Sözlerini iyi tart.
Bu resme iyi bakın.
Onunla eğlenin.
Her şey iyi olacak.
Ben seni çok iyi duyuyorum.
Beni iyi tanırsın.
O, çok güzel şarkı söyleyebilir.
Elbette, şaka ediyorsun.
İyi yetiştirildim.
O çok iyi oynuyor.
- Tabii ki anlıyorsun.
- Tabii ki anlıyorsunuz.
- Onu bilmek istiyorum.
- Keşke bunu bilsem.