Examples of using "Adequadamente" in a sentence and their turkish translations:
Motor düzgün çalışmıyor.
Önce kedimi uygun şekilde tanıtmama izin verin.
Onun işi uygun olarak yapma yeteneği yoktur.
- Dişlerini gereği gibi fırçalıyor musun?
- Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun?
Kışın, önceden uygun hazırlık yapmadan bir dağa tırmanacak kadar aptal değilim.
Bayan Brown, o uygun şekilde yemek yemezse, kalıcı kilolu olacağı konusunda Beth'i uyardı.
Kilo vermek istiyorsan, öyleyse yapacak en iyi şey düzgün yemek ve çok egzersiz yapmak.