Examples of using "Redoute" in a sentence and their turkish translations:
Ben sadece yaşamdan korkarım!
Sınavdan korkuyorum.
Shevardino'daki bir başka ileri seviye düşmanın ilerlemesini ertelemesi bekleniyor.
Birkaç saat süren yoğun dövüşlerde, birden fazla kez el değiştirdi.
Göklerden ve yerden korkmayın fakat Wenzhou'lu bir kişinin kendi dilini konuştuğunu duymaktan korkun.