Examples of using "Fois" in a sentence and their turkish translations:
- Üç kere düşün bir kere söyle.
- Üç kere ölç, bir kere kes.
Duruma bağlı olarak; bazen öyledir, bazen değildir.
Seni bir kez uyardım.
İyice doyduklarında da...
Zili iki kez çalın.
Bir kez daha.
Bir kez daha mı?
bir kez daha!
Binlerce kez günaydınlar!
Bu defa o farklı.
Bu, son kez.
Birçok sefer başarısız olduktan sonra, bir kez daha denedi.
Bu benim ilk seferim.
Onlar bunu birkaç kez yaptı.
İki kere yedi on dörttür.
Ben birkaç kez ısırıldım.
Bazen sesler duyarım.
Bazen bir şeyler duyuyorum.
Tom bunu bir kez değil ama iki kez yaptı.
Alışılmadık sıklıkla yemek yiyorsun, değil mi?
"yalnızca bir kere" olarak adlandırılıyor.
ve temizledikten sonra
Kafeye girdiklerinde
Ya da üç katı hızda
bu sefer iş
Sadece bir kere düşünün
Fakat bir kez daha
Bu defa ben ödüyorum.
Bir defa daha kontrol edelim.
Her sefer farklıydı.
Bu sefer farklı.
Bir defa daha deneyelim.
Bu onun ilk seferi.
Tekrar özür dilerim.
Bu sefer farklı olacak.
- Bir kere daha dene.
- Bir kez daha deneyin.
bir kez ciddi şekilde yaralandı ve bir kez yakalandı.
O üçüncü bir kez denedi.
Kyoto'yu iki kez ziyaret ettim.
Onlar üçüncü kez denedi.
Tom bir kez ateş etti.
Ben son kez seçtim. Bu kez sen seçersin.
Onu defalarca yaptım.
Bu kez onu deneyeceğim.
Sadece bir kez yaşarsın.
Bir kere daha dene.
- Bunu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir sefere mahsus kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsiniz.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsin.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsiniz.
Kyoto'da iki kez bulundum.
Onu kaç kez yaptın?
Bunu kaç kez yaptın?
Ben zaten iki kez vuruldum.
yine o bakımlardan bir tanesi cumhuriyet dönemi bu sefer
Bu defa gitmesine izin vereceğim.
Ben onu sadece bir kez gördüm.
Bunu tekrar denemek ister misin?
Bana kaç kere yalan söyledin?
- Bunu binlerce kez yapmışımdır.
- Bunu binlerce kez yaptım.
- Onu sadece bir kez gördüm.
- Ben onu sadece bir kez gördüm.
Sana onu yüz kez söyledim.
Bu defa ne kadar kaybettiniz?
Bir kez nişanlandım.
Gelecek sefer hazır olacağım.
Bir kez daha üzgünüm.
- Yine ne var?
- Bu sefer ne oldu?
Bunu daha önce bir kez denedim.
Bir kere daha dene.
- Bu defa çok ileri gittin.
- Bu sefer çizmeyi aştın.
- Bu kez haddini çok aştın.
- Bu defa ölçüyü kaçırdın.
- Bu sefer çok ileriye gittiniz.
- Bu sefer haddinizi aştınız.
Bu kez ne yaptın?
İki kez Pariste bulundum.
Bu sefer yalnız olmayacaksın.
- Bu sefer, çok uzağa gittiniz.
- Bu sefer çok ileriye gittiniz.
beni her defasında sarsıyor.
Ne zaman ki cinsiyet değiştirdim
Bir kere kilitlendi mi...
bir kaç defa sahneye çıkıp
kendinden 100 kat ağırlığındaki
- Yalnızca bir kez yaşarsın.
- Sadece bir kez yaşarsın.
Gelecek sefere iyi şanslar.
Onu bir kez daha okuyun.
Onu ikinci bir kez yap.
İki kere iki dört eder.
Onunla bir kez buluştum.
Gelecek sefer daha iyi bir iş çıkar.
- Onu bir kez yaptım.
- Bir kez yaptım.
Bunu birkaç kez yaptık.
Onu birkaç kez yaptım.
O bunu birkaç kez yaptı.
O, bunu birkaç kez yaptı.
Bir zamanlar oradaydım.
İlk sefer bedava.
Bu defa gitmesine izin vereceğim.
Ben onu bir kez gördüm.