Translation of "Schelpen" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Schelpen" in a sentence and their turkish translations:

...laat ze de schelpen vallen... ...en schiet ze weg.

Kalan kabukları bıraktı ve hızlıca uzaklaştı.

Spieren die de twee schelpen als een scharnier bij elkaar houden.

olan midyelerin bağlayıcı kaslarıyla ilgilidirler.

Alle weekdieren die ze vangt zijn makkelijk te vangen... ...maar ze hebben harde schelpen.

Tüm yumuşakçaları yakalaması çok kolay ama inanılmaz sert kabukları var.

...misschien wel 100 schelpen en stenen oppakken... ...en haar armen over haar kwetsbare kop vouwen.

belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.