Translation of "Douter" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Douter" in a sentence and their turkish translations:

J'aurais dû m'en douter!

Bilmeliydim!

Comment oses-tu douter de moi !

Benden kuşkulanmaya nasıl cesaret edersin!

Les Allemands commencent à douter de l'Europe.

Almanlar Avrupa hakkında şüphe etmeye başlıyorlar.

Douter de soi est le premier signe d'intelligence.

Kendin hakkında şüphelere sahip olmak zekanın ilk işaretidir.

En me faisant douter et je me dis : « Attends...

beni düşündürdü, bana şunu sordurttu: "Ama dur biraz..."

Tom avait peu de raisons de douter de Mary.

Tom'un Mary'den şüphelenmek için birkaç nedeni vardı.

Je comprends la tendance des femmes à douter d'elles-mêmes.

Bir kadının kendinden şüphe etme eğilimini çok iyi anlıyorum.

J'ai commencé à douter de la justesse de son propos.

Onun ifadesinin doğruluğundan şüphe etmeye başladım.

Nous commençons à douter de ce que nous pensions savoir.

Bildiğimizi düşündüğümüz şeyi sorgulamaya başlıyoruz.

Ou je peux même vouloir douter de la climatologie elle-même

Hatta iklim biliminin kendisinden şüphe etmek bile isteyebilirim.