Examples of using "مستقيمة" in a sentence and their turkish translations:
Atın üzerinde dik duramadım,
yine birilerine karşı dobra olamayacağımı,
Düz değil, dümdüz. Sen böyle devam et.
Tamam, hadi bakalım. Bunun gibi uzun ve düz bir sopa. Tamam, benimle gelin.
O döneme kadar dümdüz resimler çizilirken o tabloyla beraber perspektif bir çalışma olmuş