Translation of "Oynamıyorlar" in English

Bugünlerde çocuklar artık sokakta oynamıyorlar.

These days, kids no longer play in the street.

Yağmur yağıyor, bu yüzden çocuklar bahçede oynamıyorlar.

It's raining, so the kids aren't playing in the yard.

Video oyunları ile birlikte çocuklar artık masa üstü oyunları oynamıyorlar.

With videogames, children no longer play board games.

Kâr elde etmek için mücadele eden komisyoncular her zaman kitabına göre oynamıyorlar.

Brokers struggling to make a profit don't always play by the book.