Examples of using "Llorado" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un ağladığı görülüyordu.
Gözleri ağlamaktan kızarmıştı.
Aslında ağlamadım.
Sanırım ağladın. Nedenini bana söyleyebilir misin? Bir şey acı veriyor mu?
bazı kadınların yüzlerinde oluşan ifadeyi tarif etmem mümkün değil.
- Jiro, daha önce birinin önünde hiç ağlamadı, yüksek sesle ağlamaya başladı.
- Daha önce başkasının önünde hiç ağlamayan Jiro haykırmaya başladı.
Ağladığımı kimseye söyleme anne. Onlar beni güçlü biliyor.