Examples of using "Rojos" in a sentence and their turkish translations:
Onlar kırmızı.
Dudakların kırmızı.
Kırmızılarınızı bilin.
Kırmızılarınızı bilin
Şu kırmızı noktaları görüyor musunuz?
O, kırmızı pantolon giydi.
Onun gözleri kırmızıdır.
İki kırmızı balığım var.
- Kırmızı gözlerim var.
- Gözlerim kırmızı.
Ben kırmızı ayakkabıları istedim.
Kuşlar kırmızı.
O kırmızı pantolon giymişti.
Bazıları kırmızı ve diğerleri beyazdır.
Nancy bir çift kırmızı ayakkabı istiyor.
Ev kırmızı tuğladan yapılmıştır.
Gözlerin ağlamaktan kızarmış.
O kırmızı gözlük istiyor.
Gözleri ağlamaktan kızarmıştı.
Çabalarımızı önce kırmızıya odaklıyoruz.
Kız saçına sarı kurdeleler takmıştı.
Gözlerim kırmızı.
Raftaki kırmızı olanları seviyorum.
O gözyaşları içindeki kırmızı gözleri ile filmi izliyordu.
İki saat önce bu masada iki tane kırmızı şapka vardı.
ve kırmızı olmayanların dikkatinizi dağıtmasına izin vermeyin.
Onun üç arabasından biri mavi ve diğerleri kırmızıdır.
Arabalarından biri mavi, diğerleri ise kırmızı.
Beyaz yumurtalar ile kırmızı yumurtaların arasında bir tat farkı var mı?
Kontakt kullandığımda gözlerim kuruyor ve kızarıyor.
Birdebire su aygırlarını bana niçin anlatıyorsun? O ve senin on iki kırmızı akvaryum balığının arasındaki bağlantıyı anlamıyorum.