Examples of using "Viren" in a sentence and their turkish translations:
Virüsten korunun
bunun asıl sebebi bu virüsler
virüs taşıyan yabani hayvanlarla aramızda
virüslerin konakçı olduğu türlere göre
Bu da çiftliklerde daha fazla virüs bulunması anlamına geliyordu.
geçmiş tarihe baktığımız zaman virüslerin
neden kolay virüs taşıdıklarını öğrendik
Mikroskop altında, bazı virüsler oldukça güzel görünür.
peki neredeyse bütün canlılar virüs taşıyabiliyor, üretebiliyor iken
Avrupa da Amerika da o kadar virüs belası varken
Teyzemin bilgisayarında bir sürü virüs buldum.
Bizi hasta eden virüslerin birçoğunun kaynağı esasında hayvanlar.
Etrafınızda virüs partiküllerine dağıtabilecek, iyi bir hava akışı var mı?
ve bir anda milyonlarca yarasaya bulaşmış şekilde görebiliyoruz biz bu virüsleri
Tarih boyunca bu tarz olaylardan ve virüslerden hep fakir kısım etkilenmişti
Henüz hasta olmak için virüse ne kadar maruz kalınması gerektiğini bilmiyoruz
toplantı numarasını bilen bir kişi derse katılıp pornografik içerik veya virüs yazabiliyormuş
Virüsten ölmeyen açlıktan ölecek bu gidişle. Bilinçli insanlar olarak evdeyiz.