Examples of using "Ansehen" in a sentence and their turkish translations:
Bunu görmek zorundasın.
Buna bakmak ister misin?
Mary, Tom'u izleyecek.
O grafiğe bakmak istiyorum.
Onu incelemelisin.
O, buna bakmak istiyor mu?
Tom'a bakmak istemiyorum.
Biz bir göz atacağız.
Tom, Mary'ye bakamadı.
Bir göz atacağım.
Bunu izlemek zorunda mıyız?
- Buna bakmak ister misin?
- Buna bakmak ister misiniz?
- Buna bakmak istiyor musun?
Bu programı izlemek ister misin?
Biz ona bakacağız.
Ben Tom'a baktığını gördüm.
Eğer kutuya yakından bakarsanız
Sık sık oyunları izlemeye gider misin?
Buna bakamıyorum bile.
Sana bakamıyorum bile.
Bir göz atmamın bir sakıncası var mı?
Bir göz atabilir miyim?
Tom ona bakacağını söyledi.
Bakmak zorunda kalacağım.
Ben ona daha yakından bakmak istiyorum.
Ben bunu görebilir miyim?
Ehliyetine bakmama izin ver.
Onun bu filmi izlemesine izin vermeyin.
Bu telefonda video izleyebilir miyim?
Ben ona bir bakabilir miyim?
yabancı olan kaynağa baktığınızda ise
programa baktığımız zaman sadece
Ben şimdi televizyondaki haberleri izleyeceğim.
Artık bunu izleyemem.
Tom planlara daha yakından bakmak istedi.
Şu filmi izlemek istiyorum.
Bu neden cinsiyetçi olarak görülsün?
Lütfen bu evraklara bir göz atar mısın?
Biz maçı birlikte izleyeceğiz.
Bu programı izlemek istemiyor musun?
Dün gece filmi izlemeliydin.
Ona bir göz atabilir miyim?
geçmiş tarihe baktığımız zaman virüslerin
biz çünkü ana akım medyamıza baktığımızda
O filmi tekrar izlemek istiyorum.
Senin bir göz atmak isteyeceğini düşündüm.
O rapora daha yakın bakmak istiyorum.
Bu filmi tekrar izlemek istiyorum.
Sadece ilk bölümü izleyeceğim.
Peki ya kocasının bebeğiyle zaten ilgilenmesi gerektiğini ve bunun gayet
Acaba buna bakmaya değer mi?
Acaba gidip buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Acaba buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Acaba buna bakmaya değer mi? Yavaşça ve sessiz.
Siz o insanlara bu videoyu zorla izlettirin
Gitmeden önce onu görebilir miyim?
Hangi filmi seyredeceksin?
dünyada kullanılan haritalara baktığımızda ise
E ona bakarsak şu anki bizim durumumuz daha iyi
Biletinize bakabilir miyim?
İnsanlar bize bakıyor olsa ne fark eder?
Nehir boyunca kiraz çiçeklerini görmeye gittik.
Bu, otomobil üreticisinin itibarına karşı yeni bir darbedir.
şu anda izlediğiniz görüntüde gerçek bir tsunami görüntüleri mevcut
ama bu filme baktığımızda bir imam var
reytinglere baktığımızda zirveyi hiç bırakmıyor
Peggy de ben de tiyatro dramasını izlemeye gitmedik.
Bir ya da iki gün içinde Tokyo manzaralarını yapmak imkansız.
Bir göz atacağım.
İngilizce çalışıyor olmam gerek ama bir film izlemek istiyorum.
yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım.
Bu belgelere göz atmanı istiyorum.
Bunu izlemek zorunda değiliz.
Bu videoyu izlediğimizde vücudumuzda biraz yorgunluk hissedebiliriz
Eğer gerçekten videoyu izledikten sonra vücudunuzda bir yorgunluk varsa
İzlemek için hiç iyi Japon filmi biliyor musun?
Onu inceleyeyim.
herhangi bir cihaza aktarılabilir, böylece istediğiniz zaman, istediğiniz yerde izleyebilirsiniz.
Bu cümleyi görmek için en az on sekiz yaşında olmalısın.
Tom Mary'ye o kadar kızgındı ki o ona bakamadı bile.
Tom gözlerini Mary'den alamıyordu.
Tom onun partide eğlendiğini Mary'nin yüzüne gülümsemeyle söyleyebildi.
eski cami yapımlarına baktığımız zaman kubbelere çok fazla rastlamıyoruz. Nadiren var
Şarap listesini görebilir miyim?
Kumaşı kendi gözlerinle görsen iyi olur.
Sahneyi ağır çekimde görmek istiyorum.
Dilini görmeme izin ver.
Filmi görmek istiyorum.
- Biletine bakabilir miyim?
- Biletinize bakabilir miyim?
Evet aslında bakarsanız beş altı farklı kaynaktan bunları teyit ediyorum bu bilgileri
Bize 'Viking zihniyeti' hakkında ne söyleyebileceklerini
- Bu fotoğraflar bana tatilimizi hatırlatır.
- Bu fotoğraflar bana tatilimizi hatırlatıyor.
Göz merceğiniz içindeki baskıyı ölçmeliyiz. Lütfen iki gözünüzü genişçe açın ve sabit bir şekilde buradaki bu objeye bakın.
Şu anda TV'de ne olduğunu izlemek istiyorum.