Examples of using "Tentent" in a sentence and their turkish translations:
Orada ihtiyaç duydukları gibi sıcak kalırlar.
Test pilotları sürekli ölüme meydan okuyor.
Birçok mülteci Avrupa'ya ulaşmaya çalışıyor.
Aktivistler yoksul ülkelerdeki hastalığı önlemeye çalışırlar.
Bazı insanlar İncil gerçeklerini bilimle açıklamaya çalışıyorlar.
Bu resimler seni cezbediyor mu?
Ebeveynler çocuklarını dürüstlük ve sıkı çalışmanın önemi üzerine etkilemeye çalışıyorlar.
Emperyalizm, güçlü zümrelerin başka topluluklara hükmederek imtiyazlarını koruyup genişletmeye çalıştığı ideoloji ve pratiktir.