Examples of using "Réfugiés" in a sentence and their turkish translations:
Mülteciler hoş geldiler.
ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,
Birçok mülteci Avrupa'ya ulaşmaya çalışıyor.
Mülteciler fiziksel ve duygusal olarak acı çekti.
Afrikadaki mülteciler yardım arıyorlar.
Hayatta kalan mültecilerin özgürlük gözünde tütüyor.
ve her türden eziyet ve işkenceden kaçan
ama bu diğer mültecileri de etkiliyor.
gelir eşitsizliği, mülteci sorunu, ırkçılık gibi konularda
Dadaab, Kenya'daki bir mülteci kampıdır.
Askerler mültecilere gıda dağıtıyorlar.
yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.
Sayıları giderek artan iklim mültecileri de görüyorum.
Mülteciler ülkenin dört bir yanından içeri girdiler.
Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.
sınırımıza gelmesini engelleyeceğine inandırmaya çalışıyor.
Sonuç şu; ABD çoğu kez mültecileri sınır dışı edip
sınırlarımızda yardım arayan mülteciler olmak üzere
ve hatta mülteci krizlerine yol açan politik krizleri...
Mültecilere yardım etmek için para topluyorlar.
Mülteci Sözleşmesi, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra,
Fırtına yüzünden yakındaki bir ahıra sığındık.