Examples of using "D'expliquer" in a sentence and their turkish translations:
- Açıklamama izin verin.
- Açıklamama izin ver.
Açıklamam gerekiyor mu?
Onu açıklamana gerek yok.
Açıklama gerekmez.
Açıklamak için vaktim yok.
Riskleri açıklamak çok önemlidir.
Açıklamak o kadar uzun sürmezdi.
Bir şey açıklamak zorunda değilsin.
Öğretmen ne açıklıyor?
Bu seçimi neden yaptığımı açıklamak için bir şans istiyorum.
- Tom'un ne demek istediğini açıklamasını istedim.
- Tom'dan ne demek istediğini açıklamasını istedim.
daha sonrasında sesi kapatıyor dersini anlatmaya devam ediyor
O ne olduğunu açıklayamadı.
Aslında bir şeyler anlatmaya çalıştığım kişi yeni doğan oğlumdu.
Bazı insanlar İncil gerçeklerini bilimle açıklamaya çalışıyorlar.
Hiçbir şey zor bir şeyi basit şekilde açıklamak kadar zor değildir.
Fakat videoda biz kimseye bir şey anlatmaya çalışmadık
Onun daha açık olması için tonlamanın nasıl yapılacağını açıklamak kolay değil.
Ne olduğunu açıklayamaz.
O ne olduğunu açıklayamaz.
İnsanın oranları çember ve kareyle anlatılmaya çalışılmış bu tabloda
Ne olduğunu açıklayamıyorum.