Examples of using "Présenta" in a sentence and their turkish translations:
O bir özür diledi.
- O, kartını sundu.
- Kartvizitini verdi.
O, hanımefendiyi bana tanıttı.
Geç kaldığı için ondan özür diledi.
Bir araba ana kapıya yanaştı.
O kendini oradaki insanlara tanıttı.
O, partide beni ona tanıttı.
Savaş için bir kanıt sundu.
Kızını bana tanıttı.
O, sözünü tutmadığı için özür diledi.
O, kız kardeşini ona tanıttı.
İstifasını şirket politikasına itiraz ederek sundu.
O, beni ebeveynlerine tanıttı.
O beni erkek kardeşi ile tanıştırdı.
Tom Mary'yi annesine tanıttı.
Tom Mary'yi ailesine tanıttı.
Napolyon daha sonra savaşta salladığı bayrağı Lannes'a sundu ve
O, onu gücendirdiği için özür diledi.
Geç kaldığı için ona özür diledi.