Translation of "Meg" in Turkish

Meg parle trop.

- Meg çok fazla konuşuyor.
- Meg çok fazla konuşur.

Meg est toute excitée.

Meg heyecanla dolu.

Salut, Meg, comment ça va ?

Merhaba, Meg, nasılsın?

Meg prépare le petit déjeuner.

Meg kahvaltı hazırlıyor.

Meg t'a appelé durant ton absence.

Sen yokken Meg seni aradı.

Meg était heureuse de retrouver Tom.

- Meg Tom'la tekrar buluşmaktan mutlu oldu.
- Meg Tom'la tekrar buluşmaktan mutluydu.

Linda peut danser aussi bien que Meg.

Linda Meg kadar iyi dans edebilir.

Meg a acheté une boîte de tomates.

Meg bir kutu domates satın aldı.

Ce bureau est trop petit pour Meg.

Masa Meg için çok küçük.

Tu es assis entre Meg et moi.

Meg ile benim aramda oturuyorsun.

Meg a des facilités pour les langues.

Meg'in diller için bir yeteneği var.

Meg a un don naturel pour les langues.

Meg'in diller için doğal bir yeteneği vardır.

Meg a trouvé un trèfle à quatre feuilles.

Meg dört yapraklı yonca buldu.

Ken et Meg sont tous deux mes amis.

Hem Ken hem de Meg benim arkadaşlarım.

Meg et Ken se sont assis sur le banc.

Meg ve Ken bankta oturdu.

Meg était la seule fille à porter un jeans.

Meg kot pantolon giyen tek kızdı.

Meg est curieuse de tout connaître sur le Japon.

Meg Japonya hakkında her şeyi bilmeye meraklı.

On dirait que la nouvelle robe de Meg est sa préférée.

Meg yeni elbisesinden memnun görünüyor.