Examples of using "Onderbrak" in a sentence and their turkish translations:
O neden sözümü kesti?
O, bizim konuşmamızı kesti.
Aşırı yüksek sesli müzik onların sohbetini böldü.
O, sık sık soruları ile konuşmacını sözünü kesti.
Tom bir şey söylemeye başladı ama Mary onun sözünü kesti.
Benim müthiş büyükannem dil için öylesine titizdi ki ne zaman birinin "Can I.."ile soru sorduğunu duysa onların sözünü keser ve ani reaksiyon gösterirdi, "ben bilmiyorum, sen? Neyi yapabildiğini kendin bilmiyorsan ben nasıl bilirim? Eğer izin istiyorsan 'May I...' de"