Examples of using "Hoefden" in a sentence and their turkish translations:
- Bir şey ödememize gerek yoktu.
- Bizim bir şey ödememize gerek yoktu.
Acele etmek zorunda değildik.
Onlara herhangi bir şey yapmak zorunda olmadıklarını söyledim.
Tren zamanında geldiği için hiç beklememiz gerekmedi.
O kadar erken boşalmak zorunda değildin.