Examples of using "Moeten" in a sentence and their turkish translations:
Gitmeliyiz.
- Tasarruf yapmak zorundayız.
- Tasarruf etmek zorundayız.
- Kemer sıkmak zorundayız.
Acele etmeliyiz.
Egzersiz yapmalısın.
Sen durmalıydın.
- O gelmeli.
- Gelmeli.
Nereye gitmemiz gerekiyor?
Bütün insanlar ölmeli.
"Her insan ölecektir." "Her insan hizmet edecektir."
Birlikte çalışmak zorundayız,
Davetsiz misafirler, kollayın kendinizi.
Acele etmeliyiz.
Bunu değiştirmek zorundayız.
Beklemeniz gerekecek.
Erkekler çalışmalı.
İnsanlar çalışmalı.
Gitmeliyiz.
Gitmeliyiz.
Çocuklar oyun oynamalı.
Konuşmalıyız.
- Bir karar almak zorundayız.
- Karar vermemiz gerek.
Tahliye etmeliyiz.
Yardım etmeliyiz.
- Onlar ölmek zorunda.
- Ölmeliler.
Kaçmamız gerekiyor.
Siz arkadaşlar gitmek zorundasınız.
Hareket etmeliyiz.
Biz kazanmak zorundayız.
Daha az sigara içmelisin.
Belki konuşmalıyız.
Sakin kalmak zorundayız.
Onlar peşin ödemek zorunda.
İstifa etmelisin.
Orada olmalısınız.
Dikkatli olmalısın.
O sana teşekkür etmeli.
Merdiveni kullanmak zorundayız.
Seni burada istemiyoruz.
Onlara danışmalısın.
Geri dönüşümü artırmalıyız.
ve kabul etmeliyiz ki
Karmaşık yaşamın ortaya çıkışı.
Pekâlâ, burada ne yapacağız?
yani acele etmeliyiz.
Her şeyin değişmesi gerek
ve eğlenin.
Biz çok çalışmalıyız.
Biz erken çıkmalıyız.
- Ahde vefa.
- Antlaşmalara uyulmalıdır.
Onlar ölmüş olmalı.
Onları uyarmalıyız.
Acele etmeliyiz.
Tom'a yardım etmeliyiz.
O yeterli olmalı.
Beklemek ve görmek zorunda kalacaksın.
Yemek yemelisin.
Öyle yapmalıyız.
Çalışmalıyız.
Odaklanmalıyız.
Gizlenmeliyiz!
- Hızlı hareket etmeliyiz.
- Hızlı hareket etmek zorundayız.
- Çabuk davranmalıyız.
- Çabuk davranmak zorundayız.
Başlamak zorundayız.
Uykuya ihtiyacın olacak.
Hepimiz ölmek zorundayız.
Sen sürmek zorunda olacaksın.
Buradan çıkmalıyız.
Şimdi gitmek zorundasınız.
Sirke almamız gerekiyor.
Birbirimizi korumalıyız.