Translation of "Communiceren" in Turkish

We moeten met elkaar communiceren.

- Birbirimizle haberleşmeliyiz.
- Birbirimizle haberleşmemiz gerekiyor.

Al zo lang als we communiceren,

İletişim kurduğumuz sürece

Zo communiceren ze in het diepe.

Derinlerde bu şekilde iletişim kurarlar.

Wij gebruiken woorden om te communiceren.

İletişim kurmak için sözcükler kullanırız.

Zij communiceren vaak per e-mail met elkaar.

Onlar birbirleriyle çoğunlukla postayla iletişim kurarlar.

De schreeuwen van verborgen dieren die in het donker communiceren.

Karanlıkta iletişim kuran gizli hayvanların çağrıları bunlar.

Met Esperanto kan je op gelijke voet communiceren met mensen uit andere landen.

Esperanto ile diğer ülkelerden gelen insanlarla eşit olarak iletişim kurabilirsiniz.