Examples of using "Per" in a sentence and their turkish translations:
Vergiler ayda, üç ayda, veya yılda bir ödenir.
Hava postası, lütfen.
Oraya otobüsle ve trenle gittim.
Günlük sekiz rupi.
O, tekne ile seyahat etti.
Trenle geleceğim.
Ben haftada bir kez yüzerim.
- O, ayda ne kadar harcama yapıyor?
- O, ayda ne kadar harcar?
Onu postayla gönderdim.
O bana haftada bir kez yazar.
Bir ayda kaç tane kitap okursun?
Bir günde üç kez yemek yeriz.
O, bir ayda ne kadar para kazanır.
Onlara haftalık ödenir.
Günde 100 avro kazanırım.
Yumurtalar düzine ile satılırlar.
Haftada ne kadar kazanıyorsun?
Benzin litre ile satılır.
O ayda bir kez buraya gelir.
Haftada kaç saat ders veriyorsun?
Her yıl ne sıklıkla kayağa gidersin?
Yüzücülerin çoğu zaman boğulmasına sebep oluyor.
haftada 60 saatten
Şehre demir yolu ile erişilebilir.
O, günde sekiz saat çalışır.
Bir günde yirmi mil yürüdü.
O, ayda 300,000 yen kazanır.
Kurşun kalemler düzine halinde satılıyor.
O her hafta bir kenara on dolar koyar.
Onlar günde sekiz saat çalışırlar.
Her ay kaç tane kitap okursun?
Saatte on üç dolar kazanırım.
Günde beş mil koşarım.
Okula arabayla gitti.
Tom günde kaç saat yüzer?
Tom yaklaşık haftada bir kez ekmek pişirir.
Biz yılda bir kez buluşuruz.
Boston'a trenle gittim.
Bu, haftada beş yüz avroya mal oluyor.
O, ayda ne kadar harcar?
Bir günde 100 euro kazanırım.
Tom saatte otuz dolar kazanmaktadır.
Kazayla deterjan içti.
Normalde, günde üç kez yemek yeriz.
O ayda bir kez buraya gelir.
O, günde 30 dolar kazanıyor.
Telefonla bana bildirin.
Haftada bir kez yemek pişirme dersleri alır.
- Tom yanlışlıkla biraz zehir içti.
- Tom herhangi bir zehri kazara içti.
Günde ne kadar su içersin?
Köpeğimi günde iki kez beslerdim.
Haftada kaç kez banyo yaparsınız?
Haftada kaç kez dışarıda yersiniz?
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
Yalnızca Hindistan'da yılda 5.000 ölümden sorumlu.
Bu iyi bir haber sayılmaz.
büyük bir gemiye
Dünyada evde bakım her yıl yüzde 10 büyüyor.
haftada 15 saate düştü.
...gezegenimiz karanlığa gömülür.
Trol tekneleri tek seferde yüzlerce ton balık çekebilir.
Saatle bir tekne kiralayabilirsin.
Kobe'ye trenle gittim.
Yanlışlıkla yanlış trene bindi.
O, ayda bir kez tıraş olur.
Tren saatte 500 mil gidiyordu.
Tom şehre giden otobüste.
Kocam bir yılda 100,000 dolar kazanır.
Babası orada haftada iki kez yer.
- Dişlerimi günde iki kez fırçalarım.
- Günde iki kez dişlerimi fırçalarım.
- Günde iki defa dişlerimi fırçalarım.
İstasyona arabayla gittiler.
O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.
Ben taksi ile Kawagoe'ye gittim.
Sana hava yoluyla bir doğum günü hediyesi gönderiyorum.
O, yılda bir kez Tokyo'ya gelir.
Onlar haftada bir kez et yerler.
Bir dakikada elli kelime yazabilirim.
Bunu posta ile gönderebilir misin?
İster istemez çevirilere güvenmiyorum.
Noel ancak yılda bir kez gelir.
Ortalama olarak ayda iki kez sinemaya giderim.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretir.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretiyor.
Haftada bir kez burada toplanırız.
Haftada bir bahçeyi sular.