Translation of "Tehlikeler" in English

Tehlikeler açık.

The dangers are obvious.

Tehlikeler olabilir.

There can be dangers.

Tehlikeler için tetikte olmalıyız.

We must be alert to dangers.

Tehlikeler bir maceraya zevk verir.

Dangers give relish to an adventure.

çünkü kötümserlikte ayrım gözetmeyen tehlikeler var.

because there are dangers to indiscriminate pessimism.

Fakat yüksek gelgit, kıyıya daha büyük tehlikeler çekmiş durumda.

But high tide has drawn even greater dangers to the shore.

Hem erkekleri hem de kadınları tehdit eden tehlikeler vardır.

There are dangers that threaten both men and women.

Sigara içmekle ilgili tehlikeler hakkında onu ikna etmede güçlük çektim.

I had difficulty convincing her of the dangers of smoking.

Tom yabancılardan kaynaklanan tehlikeler hakkında her zaman Mary'ye söylenir, ancak Mary Tom'dan herkesten daha çok korkuyor.

- Tom always rants to Mary about the supposed dangers of foreigners, but Mary is more afraid of Tom than anyone.
- Tom always rants to Mary about the supposed dangers of foreigners, but Mary is more afraid of Tom than anybody.