Translation of "Vardır" in Chinese

0.035 sec.

Examples of using "Vardır" in a sentence and their chinese translations:

- Allah vardır.
- Tanrı vardır.

上帝存在。

Allah vardır.

上帝存在。

Herkesin zayıflıkları vardır.

谁都有弱点。

Çok para vardır.

有很多錢。

İki kulağımız vardır.

我们有两只耳朵。

Kuşların kanatları vardır.

鸟有翅膀。

Duvarların kulakları vardır.

- 牆上有耳。
- 隔牆有耳。

- Onun üç çocuğu vardır.
- Onun üç tane çocuğu vardır.

她有三个孩子。

Kyoto'da birçok tapınak vardır.

京都有許多神社。

Holde bir telefon vardır.

- 在大廳裡有一支電話。
- 走廊裡有一部電話。

Masanın üzerinde yiyecek vardır.

书桌上有食物。

Dünyada birçok kültür vardır.

地球上存在多种多样的文化。

Timsahların keskin dişleri vardır.

鳄鱼有尖利的牙齿。

Bu odanın kliması vardır.

這個房間有空調。

Büyük bir süpermarket vardır.

有一個大型超市。

Şehrimizde bir kütüphane vardır.

我們的城裏有一座圖書館。

Kırsalda birçok ağaç vardır.

乡间有很多树。

Herkesin zayıf noktaları vardır.

谁都有弱点。

Yeşil ormanlarda altın vardır.

在绿色的森林里有金。

Mars'ta da kediler vardır.

火星上也有猫。

Bir kuşun kanatları vardır.

鸟有翅膀。

Üç erkek kardeşi vardır.

- 他有三个哥哥。
- 他有三名兄长。

Onun uzun bacakları vardır.

他的腿很长。

İsveç'in kendi dili vardır.

瑞典有自己的语言。

Japonların koyu gözleri vardır.

日本人有黑色的眼睛。

Yeryüzünde yedi kıta vardır.

地球上有七大洲。

Okyanusun dibinde kum vardır.

海洋底部有沙子。

Özgürlüğün bir bedeli vardır.

自由是有代价的。

Çocukların sevilmeye ihtiyacı vardır.

孩子们需要关爱。

Afrika'da kaç ülke vardır?

非洲有多少国家?

Sınıfımızda kırk öğrenci vardır.

我们班有四十个学生。

Tom'un üç ablası vardır.

汤姆有三个姐姐。

Onun garip fikirleri vardır.

他有着奇妙的想法。

Otomobillerin dört tekerleği vardır.

汽车有四个轮胎。

Bisikletlerin iki tekerleği vardır.

自行车有两个轮胎。

Meksika'da birçok Amerikalı vardır.

在墨西哥有很多美國人。

Bir saatte altmış dakika vardır ve bir dakikada altmış saniye vardır.

一個小時有六十分鐘,一分鐘有六十秒。

Masanın üstünde bazı kitaplar vardır.

书桌上有几本书。

Masanın üzerinde bir çanta vardır.

书桌上有一个包。

Her yokuşun bir inişi vardır.

- 暴風過後是寧靜。
- 否極泰來。

Evin önünde bir bahçe vardır.

我们的房子前有一个园。

İstasyonun önünde bir banka vardır.

车站前有个银行。

İstasyonun önünde bir postane vardır.

车站前面有个邮局。

Londra'da çok sayıda park vardır.

伦敦有很多公园。

Her kural için istisnalar vardır.

每條規則都有例外。

Şehrin büyük bir nüfusu vardır.

这个城市人口众多。

Her annenin çocuğuna şefkati vardır.

每個母親都疼愛自己的孩子。

Annenin bir kahve dükkanı vardır.

媽媽有一個咖啡廳。

Onun bir sürü hobileri vardır.

他有很多兴趣爱好。

Onun uzun bir burnu vardır.

他的鼻子很长。

Londra'da birçok güzel park vardır.

伦敦有很多漂亮的公园。

Hız ölçmenin birkaç yolu vardır.

测速的方法有很多。

Göletin üzerinde bir köprü vardır.

池塘上有座桥。

Evimin yanında bir okul vardır.

我家附近有一所學校。

Her şeyin bir sonu vardır.

天下無不散之筵席。

Şirktimizin yapılacak birçok projesi vardır.

我们公司有很多项目要做。

Onun tatlı bir sesi vardır.

他的聲音很好聽。

Bu mağazanın birçok müşterisi vardır.

那家店有很多客人。

Her çocuğun bir bisikleti vardır.

每個男孩都有一台自行車。

Dünyada birçok farklı halk vardır.

世界上有很多不同的民族。

Bir dakikada altmış saniye vardır.

一分钟有六十秒。

Onun güzel el yazısı vardır.

- 她的笔迹漂亮极了。
- 她的筆跡很美。

Babam beş tane kardeşi vardır.

我父親有五個兄弟姐妹。

Okulunda kaç tana öğrenci vardır?

你们学校有多少学生?

Bir karenin dört kenarı vardır.

正方形有四條邊。

Onun çok iyi davranışları vardır.

她很有礼貌。

Hırsızların bile bir onuru vardır.

盗亦有道。

Onun büyük bir ailesi vardır.

他有一個大家庭。

Bir haftada kaç gün vardır?

一周有几天?

İnişler ve çıkışlar vardır hayatta.

生活中有高低起伏。

Bir kedinin yedi canı vardır.

猫有七条命。

Jane'in beş el çantası vardır.

珍有五個手提袋。

Bu okulun çok öğrencisi vardır.

这个学校有很多学生。

Bu teknenin altı küreği vardır.

這艘船有六個槳。

Masanın altında bir sepet vardır.

桌子底下有一個籃子。

Çeşitli bulut oluşum türleri vardır.

云层的构成方式有好几种。

Fabien'in birçok iyi fikri vardır.

Fabien有很多好点子。

Çocukların çok uykuya ihtiyaçları vardır.

- 孩子需要很多睡眠。
- 孩子們需要大量的睡眠。

Kazanmanın bir dış şansı vardır.

贏的機會微乎其微。

Onun kaç tane kitabı vardır?

他有多少册图书?

Bu adamın bir atı vardır.

这个男人有一匹马。

Evimin yanında bir park vardır.

我家附近有一個公園。

Her zaman konuşan biri vardır.

- 總是會有人談論。
- 總是會有人說話。

Bir yılda dört mevsim vardır.

一年有四季。

Tom'un kendi yatak odası vardır.

湯姆有他自己的房間。

- Cüzdanda iki tane banka kartı vardır.
- Cüzdanda iki tane kredi kartı vardır.

钱包里有两张银行卡。

- Japonya'nın pek çok ayırt edici özellikleri vardır.
- Japonya'nın kendine özgü birçok özelliği vardır.

日本有许多别具一格的特色。

Masanın üstünde sadece bir kitap vardır.

桌子上只有一本书。

Onun düzgün bir el yazısı vardır.

她的字体很整齐.

Onun müzisyen olan üç oğlu vardır.

他有三個兒子,全都成了音樂家。

Çoğu genç insanın cep telefonu vardır.

年轻人几乎都有手机。

Buna benzer çok az şey vardır.

这样的东西很少。

Bir filin uzun bir burnu vardır.

大象有長鼻子。

Bir karenin dört tane köşesi vardır.

方形有四个角。

Deniz kaplumbağalarının uzun bir ömrü vardır.

海龟的寿命很长。

Bir yılda on iki ay vardır.

一年有十二个月。

Alman dilinde birçok uzun sözcük vardır.

在德语语言里,有很多的长词。

Çin'de 56 tane etnik grup vardır.

中国有56个民族。