Translation of "çağırmalıyız" in English

Biraz yardım çağırmalıyız.

[Bear] We need to get some help in here.

Bunun için helikopteri çağırmalıyız.

We need to call in the helicopter for this.

Belki de güvenliği çağırmalıyız.

Perhaps we should call security.

Hasta olduğum için doktor çağırmalıyız.

We must call the doctor because I am sick.

- Doktoru çağırsak iyi olur.
- Doktoru çağırmalıyız.

We'd better call the doctor.

Artık başka seçeneğimiz yok, acil durum kurtarma ekibini çağırmalıyız.

Now we've got no choice, we're gonna call for emergency rescue here.

- Mutfakta karıncalar var. Bir ilaçlamacıyı aramamız gerekiyor.
- Mutfağı karınca basmış. Bir ilaçlamacı çağırmalıyız.

We have ants in the kitchen. We need to call an exterminator.