Translation of "Yok" in English

yok!

oil!

- Tom'da yok.
- Tom'un yok.

Tom doesn't have one.

- Kızmak yok.
- Sinirlenmek yok.

Don't fly off the handle.

- Gücümüz yok.
- Yetkimiz yok.

We don't have the power.

- Şansın yok.
- Şansınız yok.

- You don't have a chance.
- You don't stand a chance.
- You haven't got a chance.

- Zamanın yok.
- Zamanınız yok.

You don't have the time.

- Neyiniz yok?
- Neyin yok?

What don't you have?

- Hiçbir problem yok.
- Sıkıntı yok.
- Problem yok.

- There isn't any problem at all.
- There's no problem.
- There is no problem.

- Kanıt yok.
- Hiç kanıt yok.
- Hiç delil yok.

- There's no proof.
- There is no proof.

yok olduğunda atmosferimiz yok olacak

when it disappears our atmosphere will disappear

- Ben ateşim yok.
- Ateşim yok.

- I have no fever.
- I don't have a fever.

- Senin ateşin yok.
- Ateşin yok.

- You don't have a temperature.
- You have no fever.
- You don't have a fever.
- You do not have a fever.

Maaşım yok çünkü işim yok.

I don't have a salary because I don't have a job.

- Bir köpeğim yok.
- Köpeğim yok.

I don't have a dog.

Ortada fol yok yumurta yok.

Don't cry before you get hurt.

- Hiç umut yok.
- Ümit yok.

- There's no hope.
- There isn't any hope.
- There is no hope.

- Evim yok.
- Benim evim yok.

I have no home.

- Zamanım yok.
- Benim zamanım yok.

I have no time.

- Hiç param yok.
- Param yok.

- I have no money.
- I don't have any money.
- I don't have money.
- I've got no money.

- Hata yok.
- Hiçbir hata yok.

There's no mistake.

- Zamanın yok.
- Senin zamanın yok.

You don't have time.

- Tarife yok.
- Hiçbir tarife yok.

There is no schedule.

- Sabıka kaydım yok.
- Sabıkam yok.

I don't have a criminal record.

- Suyum yok.
- Bende su yok.

I don't have the water.

- Benim hiç param yok.
- Hiç param yok.
- Param yok.

- I do not have any money.
- I have no money.
- I don't have any money.
- I don't have money.
- I don't have cash.

- Hiç kremimiz yok.
- Hiç kremamız yok.
- Hiç kaymağımız yok.

We don't have any cream.

Sorun yok.

It's okay.

Saat yok,

There is no clock,

Avukatınız yok.

You don't have an attorney.

Rakibimiz yok

We have no opponents

yok bulamadık

no we couldn't find

yok olmuş

extinct

Sopası yok ...

baton…

Ihtiyacı yok.

good job.

Sorun yok.

has no problem.

Ateşin yok.

You don't have a temperature.

Kimler yok?

Who is absent?

Tom yok.

Tom is absent.

Yararı yok.

It's no use.

İtiraz yok.

No objection.

Köpeğim yok.

I don't have a dog.

Hata yok.

There's no mistake.

Tercihin yok.

- You have no choice.
- You've got no choice.

Nakarat yok.

- There's no red thread.
- There are no trails.
- There is no leitmotif.

Acelem yok.

- I'm not in a hurry.
- I am not in a hurry.
- I'm not in a rush.

Seçeneğim yok.

I don't have a choice.

Düşmanlarım yok.

- I don't have any enemies.
- I don't have enemies.

Ailem yok.

- I don't have a family.
- I have no family.
- I do not have a family.

Sende yok.

- You're nothing.
- You don't have it.

Seçeneği yok.

He has no choice.

Seçeneğimiz yok.

- We have no choice.
- We've no choice.
- We don't have a choice.
- We don't have any choice.

Seçeneğin yok.

You have no choice.

Zamanım yok.

I don't have time.

Tehlike yok.

There's no danger.

Ümit yok.

- There's no hope.
- There isn't any hope.
- There is no hope.

Karşılaştırma yok.

There is no comparison.

Votkam yok.

I don't have vodka.

Kimsem yok.

I don't have anybody.

O yok.

- It doesn't exist.
- She is absent.

Neyiniz yok?

What don't you have?

Param yok.

I don't have the money.

Acelesi yok.

It's nothing that can't wait.

Gardiyan yok.

There's no guard.

Sorun yok!

- I am okay.
- No problem!
- It's OK.
- I'm OK.
- I'm well.
- It's all right!

Yangın yok.

There's no fire.

Çıkış yok.

- There's no way out.
- There's no exit.

Karım yok.

I don't have a wife.

Cevap yok.

There's no answer.

Panzehir yok.

There is no antidote.

Çincem yok.

I do not speak Chinese.

Sabun yok.

There's no soap.

Zamanımız yok.

- We have no time.
- We don't have time.

- Hayır.
- Yok.

No.

Giriş yok!

No Entry!

Evim yok.

- I have no home.
- I don't have a house.

Açıklamam yok.

I have no explanation.

Sigortam yok.

I have no insurance.

Mahremiyetim yok.

I have no privacy.

Asansör yok.

There's no elevator.

Çocuklarım yok.

- I don't have kids.
- I have no kids.