Examples of using "Pleno" in a sentence and their turkish translations:
Tom sesi çıktığı kadar çığlık attı.
Ama yazın ortasında geceler kısa olur.
kendi bütün ve gerçek kişiliğimle var olmaya hazırım.
hizmet ekonomisi inşa etmek içinse 60 yılımız vardı.
Kate kraliyet ailesinin tam üyesi oldu.
Büyümekte olan enerjisi olmayan bir çocuğun belki de ilaçlara ihtiyacı vardır.
Üç kişilik bir çete güpegündüz bankayı soydular.
Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.