Translation of "Obligada" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Obligada" in a sentence and their turkish translations:

No es suficiente. Se ve obligada a retirarse.

Ama kâfi gelmiyor. Çekilmek zorunda kalıyor.

Así que me sentí obligada a hacer algo más para ayudar.

Bu yüzden, daha fazla yardım için bir şey yapmaya mecburdum.

Quien fue violada por sus tíos y obligada a dar a luz

kendi amcası tarafından tecavüze uğraması

Cónyuges establece condiciones en un contrato temporal y cada parte está obligada a implementarlas según

koyması ve her bir tarafın kendi ifadesine göre bunları uygulamakla yükümlü olması bakımından benzer olduğunu

Conyugal y en el que el marido firma. En declaración jurada obligada a devolver la lista completa de

aldığını söyledi. Mahran, ayrılık ve boşanma durumunda taşınır malların

El centro de la ciudad, lugar de Patrimonio de la Humanidad por la UNESCO, es una visita obligada.

UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan şehir merkezi mutlaka ziyaret edilmelidir.