Examples of using "Cebolla" in a sentence and their turkish translations:
O, soğan doğrarken her zaman ağlar.
Soğan çorbasından nefret ederim.
Tom soğan yemekten hoşlanmaz.
Bu tarif için sadece bir soğana ihtiyacım var.
Soğanın tadını sevmiyorum.
Bir soğanı doğramanın en iyi yolu nedir?
Sarımsak ve soğan soğuk algınlığına karşı iyi ilaçlardır.