Translation of "Necesito" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Necesito" in a sentence and their turkish translations:

- Necesito ayuda.
- ¡Necesito ayuda!
- necesito ayuda

Yardıma ihtiyacım var.

- Necesito acostarme.
- Necesito tumbarme.

Yatmalıyım.

- Necesito esto.
- Lo necesito.

Buna ihtiyacım var.

- Necesito una ducha.
- Necesito ducharme.

Duş almam gerekiyor.

- Necesito agua.
- Yo necesito agua.

Suya ihtiyacım var.

- Necesito mear.
- Necesito hacer pis.

- Çiş yapmaya gitmem gerekiyor.
- Gidip işemem lazım.

- ¡Necesito vacaciones!
- Necesito unas vacaciones.

Bir tatile ihtiyacım var.

- Necesito tu consejo.
- Necesito su consejo.
- Necesito vuestro consejo.

Tavsiyene ihtiyacım var.

- Necesito dinero en efectivo.
- Necesito efectivo.
- Necesito dinero en metálico.

Nakite ihtiyacım var.

- ¡Necesito un medico!
- Necesito a un doctor.
- Necesito un doctor.

Bir doktora ihtiyacım var.

- Necesito estar solo.
- Necesito estar sola.

Yalnız kalmaya ihtiyacım var.

- Necesito un favor.
- Necesito una gauchada.

Bana bir iyilik yap.

- Necesito un intérprete.
- Necesito una intérprete.

Bir tercümana ihtiyacım var.

- Necesito más cobijas.
- Necesito más mantas.

Daha çok battaniyeye ihtiyacım var.

- Necesito el dinero.
- Necesito la plata.

Paraya ihtiyacım var.

- Necesito el mío.
- Necesito la mía.

Benimkine ihtiyacım var.

- Necesito tu consejo.
- Necesito su consejo.

Tavsiyene ihtiyacım var.

- Necesito un coche.
- Necesito un auto.

- Bir arabaya ihtiyacım var.
- Bana bir araba lâzım.

- Necesito uno nuevo.
- Necesito una nueva.

Yeni bir taneye ihtiyacım var.

- Necesito un asistente.
- Necesito una asistente.

Bir yardımcıya ihtiyacım var.

- Necesito mis lentes.
- Necesito mis gafas.

Gözlüğüme ihtiyacım var.

- Necesito uno más.
- Necesito una más.

Bir taneye daha ihtiyacım var.

- Necesito saber ahora.
- Necesito saberlo ya.

- Şimdi bilmem gerekiyor.
- Şimdi bilmeliyim.

- Necesito una laptop.
- Necesito un portátil.

Benim bir dizüstü bilgisayara ihtiyacım var.

- Necesito algo de papel.
- Necesito un poco de papel.
- Necesito papel.

Biraz kağıda ihtiyacım var.

Necesito viajar.

Seyahat etmeye ihtiyacım var.

Necesito café.

Kahveye ihtiyacım var.

Necesito trabajar.

Çalışmam gerek.

Necesito leche.

- Biraz süte ihtiyacım var.
- Bana biraz süt lazım.

¿Necesito cirugía?

Ameliyata ihtiyacım var mı?

Necesito tiempo.

Zamana ihtiyacım var.

Necesito entrar.

- İçeri girmem gerekiyor.
- İçeri girmeliyim.
- İçeri girmek zorundayım.

Necesito ducharme.

Duş almam gerekiyor.

Necesito dinero.

Paraya ihtiyacım var.

¿Necesito frenillos?

Diş tellerine ihtiyacım var mı?

Te necesito.

Sana ihtiyacım var.

Necesito ayuda.

- Bana biraz para lazım.
- Biraz yardıma ihtiyacım var.

Necesito información.

Biraz bilgiye ihtiyacım var.

Necesito protegerme.

Kendimi korumam lâzım.

Necesito descansar.

- Dinlenmeliyim.
- Dinlenmem gerekiyor.

Necesito verlo.

Onu görmem gerekiyor.

Necesito sentarme.

- Oturmalıyım.
- Oturmam gerekiyor.

Necesito irme.

- Gitmeliyim.
- Terk etmeliyim.

Necesito aire.

Havaya ihtiyacım var.

Necesito regresar.

- Geri gitmeliyim.
- Geri gitmem gerekiyor.

Necesito dormir.

Uykuya ihtiyacım var.

¿Necesito uno?

Birine ihtiyacın var mı?

¿Qué necesito?

Benim neye ihtiyacım var?

Necesito cariño.

Benim sevgiye ihtiyacım var.

Necesito estudiar.

Çalışmam gerekiyor.

Necesito respuestas.

Cevaplara ihtiyacım var.

Necesito hielo.

Buza ihtiyacım var.

Necesito espacio.

Bir yere ihtiyacım var.

Necesito azúcar.

Şekere ihtiyacım var.

Necesito cirugía.

Ameliyata ihtiyacım var.

Los necesito.

Onlara ihtiyacım var.

Lo necesito.

Ona ihtiyacım olacak.

Necesito internet.

İnternet'e ihtiyacım var.

¡Necesito ayuda!

Benim yardıma ihtiyacım var!

Necesito esto.

Buna ihtiyacım var.

Necesito Internet.

- İnternet'e ihtiyacım var.
- İnternet lazım.
- İnternete ihtiyacım var.
- Bana İnternet gerek.

Necesito cafeína.

Kafeine ihtiyacım var.

Necesito dejarlo.

Benim yola çıkmam gerek.

- Necesito otra almohada.
- Necesito una almohada extra.

Ekstra bir yastığa ihtiyacım var.

- Necesito verle de nuevo.
- Necesito verle nuevamente.

Onu tekrar görmem lazım.

- Necesito mostrarte algo.
- Necesito mostrarte una cosa.

Sana bir şey göstermem gerekiyor.

- Necesito tu ayuda.
- Necesito que me ayudes.

- Yardımınıza ihtiyacım var.
- Bana yardım etmene ihtiyacım var.

- Necesito mi bolsa.
- Yo necesito mi bolso.

Çantama ihtiyacım var.

- Necesito más espacio.
- Yo necesito más espacio.

Daha çok yere ihtiyacım var.

- Necesito más cafeína.
- Yo necesito más cafeína.

Benim daha fazla kafeine ihtiyacım var.

- Necesito una escalera.
- Yo necesito una escalera.

- Bir merdivene ihtiyacım var.
- Bana bir merdiven lazım.
- Merdivene ihtiyacım var.

- Necesito medicina para el sueño.
- Necesito cápsulas para dormir.
- Necesito pastillas para dormir.

- Bana uyku hapı lazım.
- Uyku hapına ihtiyacım var.

- Necesito muchos libros.
- Necesito un montón de libros.

Birçok kitaba ihtiyacım var.

- Necesito tu firma aquí.
- Necesito su firma aquí.

Şurayı imzalamanızı rica ediyorum.

- Necesito un auto nuevo.
- Necesito un coche nuevo.

Yeni bir arabaya ihtiyacım var.

- Yo necesito un cuarto.
- Yo necesito una habitación.

- Bir odaya ihtiyacım var.
- Bir oda istiyorum.

- Necesito saber tus intenciones.
- Necesito saber sus intenciones.

Amaçlarını bilmem gerekiyor.

- Necesito saber qué ocurre.
- Necesito saber qué pasa.

Ne olduğunu bilmem gerekiyor.

- Necesito un nuevo ordenador.
- Necesito una computadora nueva.

Yeni bir bilgisayara ihtiyacım var.

- Necesito una bicicleta nueva.
- Necesito una nueva bicicleta.

Benim yeni bir bisiklete ihtiyacım var.