Examples of using "Cansó" in a sentence and their turkish translations:
O, onu dinlerken yoruldu.
O kısa sürede yoruldu.
Tom Mary'yi beklemekten usandı.
Muhtemelen beklemekten yoruldu ve uykuya daldı.
Erkek arkadaşın seni beklemekten usandı ve şimdi az önce gitti.
İşten usandı ve onu yarım bıraktı.
Muhtemelen Tom, Mary'yi beklemekten yoruldu ve çıktı.
Tom, Mary ile birlikte her çıkışında her zaman hesabı ödemek zorunda kalmaktan usandı.
O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.