Examples of using "Dejó" in a sentence and their turkish translations:
- Gitmeme izin verdi.
- Terk etmeme izin verdi.
- O sigarayı bıraktı.
- O, sigarayı bıraktı.
Gitmeme izin verdi.
Gitmemize izin verdi.
Neye uğradığımı şaşırdım.
Gitmesine izin verdi.
Yağmur durdu.
- Gülmeyi kesti.
- Gülmeyi bıraktı.
- Gülmez oldu.
Bir mesaj bıraktı.
Tom onu bıraktı.
Tom beni terk etti.
O bunu bıraktı.
O onu terk etti.
O motoru çalışırken bıraktı.
O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti.
Neden Tom seni terk etti?
Biri onun şemsiyesini geride bıraktı.
O sigaradan vazgeçti.
Bana bir not bıraktı.
O, papatya toplamaktan vazgeçti.
Tom liseyi bıraktı.
Suçlu ayak izleri bıraktı.
O, odadan çıktı.
O bana sataşmayı durdurdu.
O beni bekletti.
Kim ona izin verdi?
Sigarayı bıraktı.
O onu düşünceli bıraktı.
Tom, Mary'yi terk etti.
Tom nefes almayı durdurdu.
Tom temizlemeyi durdu.
Tom kazmayı durdurdu.
Tom hareket etmeyi durdurdu.
Tom okumayı durdurdu.
Tom konuşmayı durdurdu.
Tom yazı yazmayı durdurdu.
Tom şarkı söylemeyi durdurdu.
Tom şehirden ayrıldı.
Tom gülmeyi durdurdu.
- O, sigarayı bıraktı mı?
- O, sigarayı bıraktı.
O bana bir flört yorumu yaptı.
Jim dün Paris'ten ayrıldı.
Tom Boston'dan ne zaman ayrıldı?
- Tom sigara içmekten vazgeçti.
- Tom sigara içmeyi bıraktı.
- Tom sigarayı bıraktı.
Tom okulu bıraktı.
Sami her şeyi geride bıraktı.
Gitmeme izin verdi.
Kız kuşu serbest bıraktı.
O beni yarım saat bekletti.
O, karısını terk etti.
O, kitabı masaya bıraktı.
ta ki işe yaramayana kadar,
Beş parasız şirketinden ayrılmıştı
Fren çalışmayı durdurdu.
Brian kapıyı açık bıraktı.
Tom sonunda sigara içmeyi bıraktı.
Pencereyi kim açık bıraktı?
Babam içki içmeyi bıraktı.
Tom topu düşürdü.
O, gazete okumaktan vazgeçti.
Bebek ağlamayı kesti.
Telefon zil çalmayı durdurdu.
Arkadaşın kentten ayrıldı.
Tom bunu sana bıraktı.
Tom Mary'nin araba sürmesine izin verdi.
Televizyonum bozuldu.
- O onun yalnız gitmesine izin verdi.
- O ona yalnız gitmesi için izin verdi.
Kalbim atmayı bıraktı.
- O kapıyı açık bıraktı.
- O, kapıyı açık bıraktı.
Tom aceleyle odadan ayrıldı.
O onu öpmesine izin verdi.
Bardağı düşürdü.
Soluğumu kesti.
İnsanlar beni yalnız bıraktılar.
Kyoto'ya gitmek için Tokyo'dan ayrıldı.
Tom anahtarları bana bıraktı.
Tom onu açıklığa kavuşturmadı.
Onun antisosyal davranışları, onu izole etti.
O, gazete okumayı durdurdu.
Bebek ağlamayı kesti.
Hizmetçi kız, işinden ayrıldı.
Tom el fenerini düşürdü.
Tom, Mary'yi yalnız bıraktı.
Birisi bana bir mesaj bıraktı.
O motoru çalışırken bıraktı.
Tom Mary'nin içeri girmesine izin verdi.
John kapıyı açık bıraktı.
Cathy çiçekleri toplamayı durdurdu..