Examples of using "Perdirent" in a sentence and their turkish translations:
Müttefikler hiç boşa zaman harcamadı.
Milyonlarca işçi işlerini kaybetti.
Polislerin çoğu işlerini kaybetti.
Çocuklar ormanda kayboldu.
- Deprem sırasında birçok insan evini kaybetti.
- Deprem sırasında birçok kişi evini kaybetti.
- Onlar savaşı kaybetti.
- Savaşı kaybettiler.
Bu virüs nedeniyle birçok fil hayatını kaybetti.
Büyük bir bomba düştü ve çoğu insan hayatını kaybetti.
Onlar hasta adamı hastaneye götürmede hiç zaman kaybetmedi.
Birçoğu depremden sonra evlerini kaybetti.