Examples of using "Librairie" in a sentence and their turkish translations:
Kitabevi açıktır.
Kitapçıya kadar yürüyelim.
Postane kitapçıya yakındır.
Onu herhangi bir kitapçıda alabilirsin.
O köşede bir kitapçı vardı.
Şehir merkezinde onun bir kitapçı dükkânı var.
Bir kitap istiyorum. Kitapçı nerede?
O, haftada bir kez kitapçıya gider.
O her dışarı gidişinde kitapçıya uğrar.
Bu kitapçı özellikle eski ve nadir kitaplarla ilgileniyor.
Her gün okuldan sonra onu kitapçıda bekledim.
Küçük bir kitapçıda Fransızca-İbranice bir sözlük buldum.
O, kitapçıdan kitap satın alıyor.
Akita'daki bir kitapçıdan bu çok satılan kitabı edinebilir miyiz?
Evimin karşısında bir kitapçı var.
Ben eylül ayı sonuna kadar bir kitapçıda tam zamanlı olarak çalışacağım.
Eylül sonuna kadar bir kitapçıda tam gün çalışıyorum.
O mevkideki bir kitapçı hayatta kalmak için yeterli para para kazanmaz.
Ben bu kitabı istasyonun önündeki kitapçıda aldım.
Bu kitabı istasyonun önündeki kitapçıdan aldım.
Bu kitabı şans eseri bir sahafta buldum.
Kütüphaneye geçtim ve kendime ilginç bir kitap aldım.
Geçen gün okuldan eve giderken bir sahafta durdum ve uzun süredir aradığım bir kitabı tesadüfen buldum.