Examples of using "éruptions" in a sentence and their turkish translations:
Vücudunuzun herhangi bir yerinde geçmeyen kaşıntı, kızarıklık ya da kuruluk oldu mu?
Ölümlerin nadir olma eğilimi olmasına rağmen, birçok kişi son çeyrek yüzyıl boyunca volkanik patlamalar sonucu öldü.
Volkan bu yıl iki kez patladı.