Translation of "Lijnen" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Lijnen" in a sentence and their turkish translations:

Ze verlichten de magnetische lijnen rondom de polen.

Kutupların etrafını saran manyetik hatları aydınlatırlar.

De dikke lijnen op de kaart zijn wegen.

Haritadaki büyük çizgiler yolları temsil ediyor.

Ik kreeg de grote lijnen mee van wat hij zei.

Söylediklerinin ana fikrini anladım.

En terwijl ik al die lijnen trek... ...blijken al die verhalen niet te kloppen.

Ve bu çizgileri çizerken, tüm bu hikâyeler ortaya çıkıyor.

Op het Westelijke Front lanceren de Fransen hun eerste grote offensief tegen de Duitse lijnen:

Batı Sınırında Fransızlar Almanlara karşı ilk büyük saldırıyı başlatır