Translation of "Verlichten" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Verlichten" in a sentence and their turkish translations:

...en verlichten 't oppervlaktewater.

...ve yüzey sularını aydınlatıyor.

Deze lichtgolven die de muur verlichten,

Bu duvarı aydınlatan ışık dalgaları

Ze verlichten de magnetische lijnen rondom de polen.

Kutupların etrafını saran manyetik hatları aydınlatırlar.

We hebben de capaciteit om het lijden te verlichten,

Bizim acıları dindirme, hayatı genişletme

Ze maken hun eigen licht en verlichten de zeeën.

Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.

Tijdens de duisternis van de nieuwe maan verlichten verre sterrenstelsels de hemel.

Yeni Ay'ın karanlığı hâkimken... ...geceleyin gökyüzünü uzak galaksiler aydınlatır.