Translation of "قرن" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "قرن" in a sentence and their turkish translations:

عاش قبل قرن من الآن.

Bir asır önce yaşamış.

صُنعت منذ أكثر من قرن،

Bir asırdan daha önce yapılmış,

‫إن صادفت وحيد قرن غاضب، فلن تستطيع الهرب.‬

Öfkeli bir gergedanla karşılaşırsanız pek kaçma şansınız olmaz.

‫قبل أقل من نصف قرن،‬ ‫كان يستحيل رؤيتها هنا.‬

Son 50 yıla yakın bir süredir onları burada görmemiz imkânsızdı.

‫في هذه المواجهة،‬ ‫وحيد قرن يستهدف قروياً هندياً‬ ‫يسير عبر حقل أرز.‬

Bu karşılaşmada, saldıran gergedan pirinç tarlasından geçen Hintli bir köylüyü hedef alıyor.

‫في مثل هذه الحالات،‬ ‫يعجز البشر عن التخلص من وحيد قرن هائج.‬

insanların azgın bir gergedandan kurtulma şansı olmadığını söylüyor.

‫اعتقدت القبائل القديمة أن ارتداء‬ ‫قرن وحيد القرن من شأنه صد الأعداء.‬

Eski kabileler gergedan boynuzu takmanın düşmanları uzak tuttuğuna inanırdı.

‫في جميع أنحاء العالم،‬ ‫أكثر من ألف وحيد قرن يُذبح في كل عام.‬

Dünyada her yıl 1.000'i aşkın gergedan katlediliyor.