Translation of "الهرب" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الهرب" in a sentence and their turkish translations:

بدأت فى الهرب، لكنه كان أسرع مني

bu sebeple kaçtım ama aslan benden hızlıydı,

‫إن صادفت وحيد قرن غاضب، فلن تستطيع الهرب.‬

Öfkeli bir gergedanla karşılaşırsanız pek kaçma şansınız olmaz.

‫لا يمكن للمرجان المستدير الهرب،‬ ‫لكن يمكنه المقاومة...‬

Düğme mercan kaçamaz... ...ama karşı koyabilir.

وصف توم كيف أنه كان قادرا على الهرب من الغرفة المغلقة.

Tom onun kilitli bir odadan nasıl kaçabildiğini tarif etti.

إن رأيت رجلًا يأتيك بنية واضحة لعمل الخير لك، ينبغي لك الهرب بحياتك.

Sana faydalı olmak amacıyla sana yaklaşan bir adam görürsen, hayatın için koşmalısın.

‫أجل، تريد الهرب،‬ ‫لكن أحياناً تريد أن تحدث أضراراً جانبية‬ ‫وهي تهرب، وتحدث الهجمات في ذلك الوقت.‬

kaçmak isterler ama bazen gitmeden biraz zarar vermek isterler. Saldırılarda bunu görüyoruz.