Translation of "Olmamıştır" in German

0.016 sec.

Examples of using "Olmamıştır" in a sentence and their german translations:

Bildiğim kadarıyla, yurtdışında hiç olmamıştır.

Soweit ich weiß, war er noch nie im Ausland.

Tom hiç dakik biri olmamıştır.

Tom war noch nie pünktlich.

Umarım ona hiçbir şey olmamıştır.

Ich hoffe, dass ihm nichts zustößt.

Umarım ona bir şey olmamıştır.

Ich hoffe, dass ihr nichts zugestoßen ist.

Bu tür lezzetler hiç bana göre olmamıştır.

Ich war nie ein großer Freund von diesem Geschmack.

- Oraya gidecek ve içindeki her şeyi okuyacak zamanım olmasını dilemeden bir kütüphaneyi asla fark etmem.
- Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
- Ne zaman bir kütüphane görsem; gönlümden hep gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmak geçer.

Jedes Mal, wenn ich eine Bibliothek sehe, erfüllt mich der Wunsch, hineinzugehen und so lange dort zu bleiben, bis ich alles darin gelesen habe.