Translation of "Kalmadığını" in French

0.586 sec.

Examples of using "Kalmadığını" in a sentence and their french translations:

Onun otelde kalıp kalmadığını merak ediyorum.

Je me demande si elle séjourne dans cet hôtel.

- Birbirimize diyecek hiçbir şeyin kalmadığını düşünüyorum.
- Bence birbirimize diyecek hiçbir şey kalmadı.

Je crois que nous n'avons plus rien à nous dire.

- Aramızda artık hiçbir şeyin kalmadığını düşünüyorum.
- Bence aramızda artık hiçbir şey kalmadı.

Je crois qu'il ne reste plus rien entre nous.

Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.

À six ans il avait appris à se servir d’une machine à écrire et dit au maître qu’il n’avait pas besoin d’apprendre à écrire à la main !