Translation of "Kullanmayı" in French

0.016 sec.

Examples of using "Kullanmayı" in a sentence and their french translations:

Fosil yakıtları kullanmayı kestiğimizde

lorsque nous cesserons de brûler les combustibles fossiles,

Araba kullanmayı öğrenmeyi başardı.

Elle se ménagea afin d'apprendre à conduire une voiture.

Zamanını iyi kullanmayı biliyor.

Il sait comment bien utiliser son temps.

Sözlüğünü kullanmayı alışkanlık edinmelisin.

Tu devrais prendre l'habitude d'utiliser ton dictionnaire.

Tom Facebook kullanmayı bıraktı.

Tom a cessé d'utiliser Facebook.

Seninle Fransızca kullanmayı bıraktım.

J'arrête de te parler en français.

Plastik poşet kullanmayı reddediyorum.

Je refuse d'utiliser des sacs en plastique.

Yine kılıç kalkan kullanmayı öğretiyorlardı

encore une fois, ils enseignaient comment utiliser un bouclier épée

Boş zamanını iyi kullanmayı dene.

Essaie d'utiliser ton temps libre à bon escient.

Ben, makineyi kullanmayı zor buldum.

J'ai trouvé difficile de me servir de la machine.

Araba kullanmayı öğrenmek ister misin?

Veux-tu apprendre à conduire ?

İnsan araçları kullanmayı erken öğrendi.

L'homme apprit tôt l'usage des outils.

Kaynağı daha verimli kullanmayı mümkün kılması.

l'efficacité importante dans l'exploitation des ressources,

Şefin, otoritesini kötüye kullanmayı sevdiğini söyledik.

On dirait que le chef de service aime abuser de son autorité.

Araba kullanmayı öğrenmek biraz vaktimi aldı.

Cela m'a pris quelque temps d'apprendre à conduire une voiture.

Onun uyuşturucu kullanmayı bırakmasını rica ettim.

Je l’ai supplié d’arrêter de se droguer.

Arkadaşlık web sitesini kullanmayı denedin mi?

As-tu essayé d'utiliser un site de rencontre ?

Araba kullanmayı öğren, seni geri zekalı.

Apprends à conduire, crétin.

Sana yemek çubuklarını kullanmayı kim öğretti?

Qui vous a enseigné comment utiliser des baguettes ?

Eşyaları kullanmayı amaçlayan bu orangutan gibi meraklılar.

qui veut analyser le contenu du sac à dos de ce visiteur.

Ozon tabakasını incelten kimyasalları kullanmayı hemen durdurmalıyız.

Nous devons immédiatement mettre fin à l'emploi de produits chimiques qui détruisent l'ozone.

- Alkol içmeye son verdi.
- Alkol kullanmayı bıraktı.

- Il a cessé de boire de l'alcool.
- Il a arrêté de boire de l'alcool.

Ve yuvarlanan serum askımı bir kaykay gibi kullanmayı öğrendim.

et j'ai appris à utiliser ma potence d'intraveineuse comme un skateboard.

Hijenik ped mi yoksa tampon mu kullanmayı tercih edersiniz?

Préfères-tu utiliser des serviettes hygiéniques ou des tampons absorbants ?

On sekiz yaşındayken araba kullanmayı öğrendim ve ehliyet aldım.

J'ai appris à conduire quand j'avais 18 ans et j'ai eu mon permis.

Çelimsiz yaşlı adam inatla bir tekerlekli sandalyeyi kullanmayı reddetti.

Le vieil homme frêle refusait obstinément de se servir d'un fauteuil roulant.

Ama onu doğru şekilde kullanmayı bilirsek ihtiyacımız olduğunda bizi kurtarabilir.

en étant utilisée correctement, cela pourrait nous sauver la vie.

Birçok çocuk okula girmeden önce bile bir bilgisayar kullanmayı öğrenir.

Beaucoup d'enfants apprennent à utiliser un ordinateur même avant d'entrer à l'école.

Kendi yararı için insanları kullanmayı bırakması için Keiko'ya baskı yaptım.

J'ai demandé à Keiko de cesser d'utiliser les autres pour ses propres fins.

Dan grubun bazı üyelerini kontrol etmek için psikolojik savaş teknikleri kullanmayı denedi.

Dan a essayé d'utiliser des techniques de guerre psychologique pour contrôler certains membres du groupe.

Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.

J'ai utilisé Twitter, mais j'ai ensuite trouvé ça ennuyeux alors j'ai arrêté de l'utiliser.

- Babamdan bir çekici nasıl kullanacağımı öğrendim.
- Babamdan çekiç kullanmayı öğrendim.
- Babamdan çekiç kullanmasını öğrendim.

J'ai appris à employer un marteau par mon père.

Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.

À six ans il avait appris à se servir d’une machine à écrire et dit au maître qu’il n’avait pas besoin d’apprendre à écrire à la main !