Translation of "Yargılar" in English

0.005 sec.

Examples of using "Yargılar" in a sentence and their english translations:

Bilişsel ön yargılar üzerine araştırmalar diye adlandırılıyor.

It is called the research on cognitive biases.

Çoğu insan ortaya çıkan yeni fikirlere bakar ve onları yargılar.

Most people look at new ideas that come there way and they judge them.

Iş hakkın aynı ön yargılara sahipler ve onlara karşı aynı ön yargılar var.

to have the same stereotypes working for and against them.

"Geçmişi ve geleceği bırak, gününü yaşa", "nasıl hissediyorsan öyle davran", "başkaları için değil kendin için yaşa", "sen de herkes kadar değerlisin, düşüncelerin ve duyguların da onlar kadar değerlidir" gibi aslında hiç de yanlış olmayan felsefi yargılar, köşe yazarlarının ve sunucuların elinde ve dilinde, toplumsal geleneklere, göreneklere, kültüre ve dile aykırı bireysel davranışların, nezaketsizliklerin, terbiyesizliklerin ve kültürsüzlüklerin yani "öğrenilmiş cehaletin" gerekçeleri olmaktadır.

Despite their truth, sayings like "carpe diem", "live for yourself" and "know your worth" have degenerated into cliches for justifying rudeness, oddness, and apathy, at the hands of TV personalities and columnists. That is what is called "educated ignorance".