Translation of "Karşı" in English

0.147 sec.

Examples of using "Karşı" in a sentence and their english translations:

Karşı karşıyayız.

the glass ceiling, and more.

Karşı koymayın.

Don't resist.

Karşı koyabilirdik.

- We could've fought back.
- We could have fought back.

Karşı çıktım.

I disagreed.

- Planına karşı değilim.
- Planınıza karşı değilim.

I'm not against your plan.

- O plana karşı çıktı.
- Plana karşı çıktı.

He opposed the plan.

- Sigara içmeye karşı mısınız?
- Sigaraya karşı mısın?

Do you object to smoking?

- Tom karşı gelmeye kararlıdır.
- Tom karşı çıkmaya kararlıdır.
- Tom karşı koymaya kararlıdır.

Tom is determined to resist.

- Tom bana karşı acımasızdı.
- Tom bana karşı huysuzdu.
- Tom bana karşı cimriydi.

Tom was mean to me.

Dış dünyaya karşı

To the outside world,

Karşı koymak imkansız

impossible to resist

Ve İspanyollara karşı

over the Spanish.

Kim karşı koyabilir?

Who could resist?

Sahteciliğe karşı savaştım.

I contended against falsehood.

Hastalığa karşı savaş.

I will battle with illness.

Bana karşı nazikti.

She was kind to me.

Arkadaşım fikrime karşı.

My friend is opposed to my opinion.

Ona karşı koyamıyorum.

I can't resist her.

Kurallara karşı geldin.

You broke the rules.

Karşı safa geçelim.

Let's switch sides.

Karşı koymak zorundasın.

You've got to fight back.

Günaha karşı koyamadım.

I couldn't resist the temptation.

Planıma karşı mısınız?

Are you against my plan?

O karşı konulmazdı.

It was irresistible.

Ona karşı gelmeyin.

Don't oppose him.

Her ihtimale karşı.

just in case.

Ben karşı gelmedim.

I did not resist.

Tom karşı koymadı.

- Tom didn't resist.
- Tom did not resist.

Karşı tarafa atla.

Jump across.

Babam evliliğimize karşı.

My father is against our marriage.

Kürtaja karşı mısınız?

Are you against abortion?

Şiddetle karşı çıkıyorum.

I disagree strongly.

Herkes bana karşı.

- Everybody is against me.
- Everyone is against me.

Kime karşı yarışıyoruz?

Who are we competing against?

Sana karşı geldim.

I disobeyed you.

Tom ona karşı.

Tom is against it.

Tom karşı koyardı.

Tom would fight back.

Herkese karşı kibarsın.

You're nice to everyone.

Onlara karşı koydum.

I confronted them.

Ona karşı koydum.

I confronted him.

Onlara karşı koymadım.

I didn't confront them.

Ona karşı koymadım.

I didn't confront him.

Şans bize karşı.

The odds are against us.

Kurallara karşı gelmemelisin.

You should not go against the rules.

Gülmeye karşı koyamadım.

I could hardly resist laughing.

Haksızlığa karşı haykır!

Cry out against injustice!

Buna karşı değiliz.

We're not against it.

Tom'a karşı kibardım.

I was polite to Tom.

Tom'a karşı kibarım.

I'm nice to Tom.

Tatlılara karşı koyamam.

- I can't resist sweet things.
- I can't resist sweets.

Sami tesettüre karşı.

Sami is against the hijab.

Çalışanlarına karşı cömerttir.

He treats his employees generously.

Alkolikliğe karşı savaşmalıyız.

We must fight against alcoholism.

- Herkese karşı nazik olun.
- Herkese karşı nazik ol.

Be polite to everyone.

- O benim dinime karşı.
- O benim inancıma karşı.

It's against my religion.

- Ebeveynlerim evliliğe karşı.
- Annem ve babam evliliğe karşı.

My parents are against my marriage.

O üstlerine karşı yaltakçı ve astlarına karşı kibirlidir.

He is obsequious to the higher-ups and arrogant towards his underlings.

Orduların istilasına karşı konulabilir, fikirlerin istilasına karşı konulamaz.

One withstands the invasion of armies; one does not withstand the invasion of ideas.

- Tom'a karşı kibar ol.
- Tom'a karşı nazik olun.

Be nice to Tom.

- Bana karşı sabırlı ol.
- Bana karşı sabırlı olun.

Be patient with me.

- Ona karşı tetikte ol.
- Ona karşı dikkat et.

Be on your guard against her.

- Tom'a karşı dürüst değildim.
- Tom'a karşı dürüst davranmadım.

I haven't been honest with Tom.

- Yasadışı silahlara karşı değilim.
- Silah yasasının sıkılaştırılmasına karşı değilim.
- Silahların yasaklanmasına karşı değilim.

I'm not against outlawing guns.

- Halk yöneticiye karşı ayaklandı.
- İnsanlar yöneticiye karşı isyan etti.

The inhabitants rebelled against the ruler.

İnsanlara karşı nazik olun, onlar size karşı nazik olacaklardır.

Be decent to people, and they'll be decent to you.

İnsanlara karşı kibar olun, onlar size karşı kibar olacaklardır.

Be nice to people, and they'll be nice to you.

- Yankesicilere karşı uyanık ol Ken.
- Yankesicilere karşı uyuma Ken.
- Yankesicilere karşı gözün açık olsun Ken.

Be on your guard against pickpockets, Ken.

Neden uyarılara karşı dirençliyiz?

Why are we resistant to warnings?

Bunlara karşı dikkatli olmalısınız.

And you wanna be careful of these.

Bir yatırımcının, girişimciye karşı

When we see or hear an investor

Ve zorluklara karşı gelmiş.

and rising up against adversity,

Interneti iyileştirmeye karşı çıktı.

because users have consented to the terms and conditions.

Insanoğlunun çıkarlarına karşı faaliyette.

working against the interests of humanity.

Soygunculuğa karşı koruma altında

she has security against robbery,

Ama yolun karşı tarafında.

But it's on the other side of the road.

Faşizme karşı hakkımızı istiyoruz!

We want our right against fascism!

Size karşı büyü yapabilirdi

could spell against you

Karşı ezici zaferine saldırdı .

over the Prussians at Jena.

Prusyalılara karşı harekete geçti

following year.

Sizler karşı tarafa geçerken

And as you make your way through on the other side,

Karşı isyancıları desteklemek için

to get the vital access to the Black Sea,

Özellikle vahşi hayvanlara karşı.

Especially wild creatures.

Arkadaşlarına karşı doğru olmalısın.

You should be true to your friends.

Sana karşı sabrımı kaybediyorum.

- I am losing my patience with you.
- I'm losing my patience with you.

Öğretmenlerine karşı saygılı olmalısın.

You should be respectful to your teachers.

Öğrenciler otoriteye karşı ayaklandılar.

The students revolted against authority.

Rüzgara karşı yelken açtık.

We sailed against the wind.

Katile karşı öfkeyle doldurulduk.

We were filled with anger against the murderer.

Evinizi yangına karşı sigortalayın.

Insure your house against fire.

Yangın tehlikesine karşı korunun.

Guard against the danger of fire.

Komite öneriye karşı olacaktır.

The committee will be opposed to the proposal.