Translation of "Insan" in English

0.008 sec.

Examples of using "Insan" in a sentence and their english translations:

Birçok insan.

a lot of people,

İnsan açgözlüdür.

Men are greedy.

İnsan ölümlüdür.

- All shall die.
- Man is mortal.
- Everybody will die.
- Everyone will die.

İnsan sudur.

Man is water.

İnsan sarrafıyım.

I know how to read people.

İnsan günahkardır.

Man is sinful.

- Kedi insan değildir.
- Bir kedi insan değildir.

- A cat is not human.
- A cat is not a human being!

"Her insan ölecektir." "Her insan hizmet edecektir."

"All men must die." "All men must serve."

- Bir lisan, bir insan.
- Bir lisan bir insan, iki lisan iki insan.

A man who knows two languages is worth two men.

Birçok insan öldürülmüş.

A lot of people were killed.

Ekonomi insan demektir.

The economy is people.

Bir insan çabası.

It's a human endeavor.

Birçok insan var.

and getting out-of-network bills.

İnsan Ekibine katılın.

Join "Team Human."

İnsan hakları savunucuları,

It's going to take the civil rights litigators,

İnsan olma durumunun

It is time that we stop trying

Yine insan malesef

unfortunately human again

Tıpkı insan gibi

just like human

Ve insan hakları

and Human

İnsan, zekasını geliştirdi.

Human beings evolved their intelligence.

İnsan görevini yapmalı.

One must do one's duty.

Giysi insan yapar.

Clothes make the man.

İnsan parasız yaşayamaz.

- One can't survive without money.
- One cannot survive without money.

Jandarmalar da insan.

Gendarmes are human, too.

Birçok insan boğuldu.

A number of people were drowned.

Birçok insan toplandı.

Many people have gathered.

Her insan sayar.

Every person counts.

İnsanlar insan yemezler.

Man doesn't eat man.

İnsan ölümden kaçamaz.

Man is unable to escape death.

Kedi, insan gibidir.

The cat is like a human.

Her insan özeldir.

- Every person is special.
- Everyone is special.

İnsan haklarını unutmayalım.

Let's not forget human rights.

İnsan, sözünden dönmemeli.

One must not break his promise.

İnsan, alışkanlıklarının kölesidir.

Man is a slave to habits.

Onlar normal insan.

They are normal people.

İnsan aptallığı uluslararasıdır.

Human stupidity is international.

İnsan hayatı kutsaldır.

Human life is sacred.

Onlar neredeyse insan.

They are almost human.

İnsan ölmeye mahkûmdur.

Man is bound to die.

Kediler insan değildir.

- A cat is not human.
- Cats are not human.

Kedi insan değildir.

The cat is not human.

İnsan dilini anlamak.

understanding human language.

Her insan biriciktir.

- Every person is unique.
- Every human being is unique.
- Each human being is unique.

Çoğu insan sağlaktır.

Most people are right-handed.

Birçok insan vardı.

There were too many people.

Çoğu insan salaktır.

Most people are idiots.

Her insan farklıdır.

Every person is different.

Tom insan sarrafıdır.

Tom is a good judge of character.

İnsan insanın kurdudur.

Man is a wolf to man.

İnsan kime güvenebilir?

Who can one trust ?

Birçok insan tembeldir.

A lot of people are lazy.

İnsan ölümlü müdür?

Is a human being mortal?

Her insan ölmelidir.

Every man must die.

İnsan hakları evrenseldir.

Human rights are universal.

Üç insan yaralandı.

- Three people were wounded.
- Three people were injured.

Birçok insan şüphecidir.

Many people are skeptical.

Onlarca insan hapsedildi.

Dozens were jailed.

Birkaç insan öldürüldü.

Several people were killed.

Birçok insan ikiyüzlüdür.

A lot of people are hypocritical.

Yüzlerce insan öldü.

People died by the hundreds.

İnsan aklı muhteşemdir.

The human mind is magnificent.

Her insan benzersizdir.

Every person is unique.

Ne arıyorsun, insan?

What do you seek, human?

İnsan ölümlü mü?

- Is a human being mortal?
- Are humans mortal?

Patronlar da insan.

Bosses are people, too.

İnsan aptallığı sınırsızdır.

Human stupidity is without limits.

İnsan ilişkileri karmaşıktır.

Human relationships are complex.

Yüzlerce insan öldürüldü.

Hundreds of people were killed.

İnsan görevlerini yapmalıdır.

One should do one's duties.

İnsan mutlaka ölecektir.

Man is bound to die.

Onlar sadece insan.

They're just human.

Çoğu insan etkilenmedi.

Most people were unaffected.

İnsan doğası nedir?

What is human nature?

Yeterince insan yok!

There aren't enough people!

İnsan farklı olmalı.

One must distinguish.

Oda insan doluydu.

The room was packed with people.

Birçok insan geldi.

Many people came.

İnsan ömrü kısadır.

Human life is short.

Işleri zor olan ama insan hakları, insan şerefi

for folks whose jobs are difficult,

Din, insan zayıflığının veya insan bilgisinin sınırlılığının sonucudur.

Religion is the outcome of human weakness or the limitation of human knowledge.

- Çoğu insan pizzadan hoşlanır.
- Çoğu insan pizzayı sever.

Most people like pizza.

- Asya'da bir sürü insan vardır.
- Asya'da çok sayıda insan var.
- Asya'da birçok insan vardır.

There are many people in Asia.

- Bir insan hissettiği yaştadır.
- Bir insan hissettiği kadar yaşlıdır.

A man is as old as he feels.

- İnsan bir alışkanlık yaratıcısıdır.
- İnsan alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçmez.

The human being is a creature of habit.

- İnsan nerede bırakacağını bilmeli.
- İnsan ne zaman vazgeçeceğini bilmeli.

One should know when to give up.

- Tokyo'da her çeşit insan yaşar.
- Tokyo'da her türlü insan yaşıyor.
- Tokyo'da her türde insan yaşar.

All sorts of people live in Tokyo.

Yahudi bir insan olarak

As a Jewish person,

Milyarlarca insan yoksulluktan kurtuldu.

Billions of people rose out of poverty.

Binlerce insan hayatını kaybetti,

Thousands of people lost their lives,

Köklendirilmemiş insan başıboş biridir.

The unrooted man is the adrift man.

En temel insan haklarını,

a person who stands up for reproductive rights,

"Bu güzel bir insan",

"This is a beautiful person,"

insan olarak değerli olmadığımızı

and that we are not stardust, we are not golden

Daha fazla insan hapsediyor.

than almost any nation on the planet.

insan öldüren kaçakçı soyguncu

human killer smuggler robber