Examples of using "Sobreviven" in a sentence and their turkish translations:
- Birçoğu bu hastalık yüzünden hayatta kalmaz.
- Çoğu bu hastalıktan kurtulamaz.
Ancak birkaç hücre hayatta kalır.
- Kadınlar genellikle kocalarından daha uzun yaşarlar.
- Kadınlar genellikle kocalarından daha uzun yaşar.
- Kadınların ömrü genellikle eşlerinden uzun olur.
Güçlü hayatta kalacak ve zayıf ölecek.
Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.
Ve sığınma duruşması gününe sağ salim ulaşabilseler bile
- Balık suyun dışında yaşayamaz.
- Balıklar suyun dışında yaşayamaz.